:: Archive for Haziran, 2009
![Muktedir Olmanın Fay Hattı](https://www.ahmetfidan.com/wp-content/uploads/2009/06/images-197x150.jpg)
Muktedir Olmanın Fay Hattı
Korku İmparatorluğundaki Renk Değişimi:
Daha düne kadar ADD den, Ordu’dan, CHP den, ÇYDD nden korkardı sıradan ve masadan insanlar. Bu kurumlar üzerinden bir kısım kötü niyetli kişiler para bile kazanırdı. Davetiye satarlardı. Kimse de bu davetiyelerden almamaya cesaret edememzdi.
Bu gün bu korku odağı değişmiştir. Artık korku odağı, AKP ve F. Gülen Cemaati haline gelmiştir. Bu yazdığım cümlelere her iki kurum temsilcisi veya sempatizanı kişiler karşı çıkabilir ancak, bu yazdıklarım bir bilim emekçisi olarak sosyolojik gözlemlerdir.
Şunu kimse diyemez. Hocam sizin bireysel düşünceleriniz toplumsal gerçekler olamaz. Ben istesem bu bireysel
Devamını Okuyun
Etiketler: ordu, Siyaset, Toplum
Doçentlik Sınavını Üniversitelerin Yapması Üzerine Derkenar
Doçentlik sınavlarını artık üniversiteler kendileri yapacakmış. Pehh!
Üst düzey bürokrasinin ve yine üst düzey bürokrat kadronun ve de bunları mengenesinde tutmak isteyen siyasal iradenin mantığını algılayamadığımı itiraf edeyim. Devamını Okuyun
Etiketler: doçentlik, Eğitim, kamu personeli, Siyaset, sınav, üniversite, yök, yönetim
Mayın Temizleme İşindeki Gaflet, Dalalet ve Hıyanet
En büyük esaret, prangadaki zincirlerin acıtmaz olmasıdır.
Mayın temizleme işi ile ilgili ayrıntılı bilgilere ulaştıkça midemiz bulanmaya başlıyor. Irak, Filistin, bu gün İran’daki iç savaşlar, öte taraftan Güney Doğu Bölgemizin sınır şeridindeki üç vilayete yakın bir toprağın yarım asırlığına “arz-ı Devamını Okuyun
Etiketler: Dünya, Siyaset
![dost](https://www.ahmetfidan.com/wp-content/uploads/2009/06/dost1-300x261-172x150.jpg)
Ahh Dost!
Ah dost, ne çok örselendin. Ne çok yağmalandın, ne çok aldatıldın!.
Sevgili “dost” bu yazım sanadır bilesin.
Bu güne kadar herkes ne çok dostu olduğunu zannediyordur. Ve de kendini dost biliyordur.
Dostun kapısı açıktır yirmi dört saat.
Dosta gitmek için randevu alınmaz. Öylesine çat diye çalarsın kapısını.
Dostun mazereti/bahanesi yoktur.
Dosta karşı programınız olmaz. Programı birlikte yaparsınız. Devamını Okuyun
Etiketler: hayat, insan, Toplum, Yaşam
Haziran 20th, 2009 | in
İş yaşamı,
Toplum,
Yaşam |
Yorum Yapin
![ahmetresim-144x150](https://www.ahmetfidan.com/wp-content/uploads/2009/06/ahmetresim-144x1501.jpg)
Zor Adam
“Zor adam”ı okuyunca bu yazı “zor kadın” a nazire olarak yazılmıştır diye düşünenler olabilir.. Baştan belirteyim ki, bu yazı nazire değildir.
[Bundan önceki yazımda da dile getirdiğim gibi, Yüksek Öğretim Kanununu okurken bu yazıyı yazmaka karar vermiştim. Sonra bu yazıdan dünkü yazı doğunca, bu güne kalmıştı.]
İster kamu kuruluşlarında ister özel sektör kuruluşlarında alt hiyerarşik tabakadaki birinin zor adam olmasıyla üst düzey hiyerarşik tabakadaki kişilerin zor olması arasında neredeyse kavramın dışına çıkacak derecede farklılıklar var.
En baştan belirtmeliyiz ki, zor adam olmak için güç gerekmektedir. Bu, ister ekonomik güç olsun, ister fiziksel güç olsun isterse beyin/bilgi/akıl/siyaset gücü olsun fark etmez. Zaten, her üçü aynı kişi üzerinde toplanınca o kişi, hayran olunan tabir caizse tapılan bir karakter olmaktadır. Devamını Okuyun
Etiketler: hayat, insan, Yaşam
![Başlık](https://www.ahmetfidan.com/wp-content/uploads/2009/06/graffti-fonts-110x150.jpg)
Başlık
“Yazı Başlıkları Üzerine Bir Ara Çözümleme”
Kısa yazı başlıklarını pek sevmem. Başlık dediğin, afili olmalı. Başlıktaki sözcüklerin dizilimi, ahengi, kimyası, daha yazıyı okumadan “hımmm, çok güzel bir yazıya benziyor” dedirtecek cinsten olmalı. Bu bakış açısına karşılık bir kısım insan da yazı başlığının kısa olmasını ister. Buradaki kısalık ve uzunluk görecelidir aslında.
Bu konuda yazı yazın biri olarak ben şahsen bir ara formül buldum kendimce. Yazı başlığını manşet başlığı ve yazı başlığı diye ayırarak ara yol izledim. Örneğin, bu yazımda “Başlık” kelimesini kullandım. Ama bu yazımın gerçek başlığı “Yazı Başlıkları Devamını Okuyun
Etiketler: dil, edebiyat, insan, Kültür ve Sanat, Yaşam, yazın