:: Archive for Kasım, 2009
Protokolün İkincil Kişileriyle Bayramın III. Gününün Mutluluğu
Protokolün ikinci değil de ikincil kişileri protokol sıralamasında yer alan (bay-bayan) zevatın eşleridir. Türkiye’de bu sıralama genellikle bayanlar tarafından doldurulur. Türkiye’den batıya doğru gidildikçe protokolde ikincil kişilerin arasında erkeklerin sayıları da artmaya başlar. Bu sıralamayı ortaya koyduktan sonra, gelelim bayramın üçüncü günüyle bu kişilerin ilgisini kurmaya: Devamını Okuyun
Etiketler: bayram, günce, gündelik, hayat, pazar, protokol, Yaşam
Her 24 Kasım Elmastan Çırpınışların Yıldönümü!
İlk heyecanlar, elmastan çırpınışlardır eğitim ordusunun her bir neferi için. O ilk günün heyecanı, korkusu, mutluluğu, endişesi, utangaçlığı, kahramanlığı, otoritesi, bilgiçliği, sakarlığı, yukarıdan bakmışlığı vs. bütün karmakarışık duyguların alışımı olan elmastan duygular…
Bu duygularını saati saatine benimle paylaşan www.bilgievreni.com Eğitim ve Kültür Platforumu’muzun “Ne Nedir” bölümünün editör moderatörlerinden kıymetli genç öğretmen İmran Dönmez’in her diğer yeni öğretmenlerin heyecanının bir hatıra melodisi olan aşağıdaki yazısını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Devamını Okuyun
Etiketler: 24 kasım, Eğitim, kutlama, öğretim, öğretmen, öğretmenler günü
Kurban Keserek Nasıl Allah'a Yaklaşılır?
Bir grup dantellektüel, Kurban Bayramını hayvan katliamı olarak algılamaktadır. Buna karşın bir başka grup ta yılbaşında kesilen hindiler için hindi katliamı yapıldığını ileri sürmektedir. Oysa ki her ikisi de eti yenen bir hayvan. Ve insanın beslenme ihtiyacını karşılamaktadır. İnsanın beslenme amaçlı hayvan öldürmesi tamamıyla doğal ve her açıdan meşru/legal bir durumdur.
Burada ön plana çıkan konu, kesim amacının içeriğidir. Birisi tamamıyla eğlence amaçlı, diğeri ibadet amaçlı bir olaydır. Ama insanların yığınsal olarak yaşadığı kentsel mekanlarda hayvanların kesimi genelde görülmemektedir. Aynı şekilde yılbaşı eğlencesi için kesilen hindiler çoğunlukla marketlerden satın alınmaktadır. Devamını Okuyun
Etiketler: bayram, din, Kültür ve Sanat, kurban
Hijyenik Yaşamı Sürdürülebilir Kılmak!
“Domuz gribi”ne karşı okullarda alarm var! “domuz gribi”ne karşı okullarda temizlik başladı merdiven tırabzanları, kapı kolları, musluk başları, elektrik düğmeleri ve masalar ile sıraların yüzeyleri dezenfektan maddeleri ile sık sık temizlenecek.
Sınıf ve odaların pencereleri belli aralıklarla açılarak kapalı alanlar havalandırılacak. Tuvaletlerde dezenfektan sıvı sabun bulundurulacak.
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, halk arasında “domuz gribi” olarak bilinen (H1N1) virüsüne karşı okullarda alınması gereken önlemlere ilişkin valiliklere genelge gönderdi. Devamını Okuyun
Etiketler: domuz gribi, hijyen, kamu sağlığı, Sağlık, sürdürülebilir hijyen, temizlik, Toplum
Kasım 18th, 2009 | in
Bilim & Teknoloji,
Çevre & Doğa,
Dünya,
Eğitim,
Ekonomi,
Felsefe,
İş yaşamı,
Kent/Şehir,
Kültür ve Sanat,
Toplum,
Yaşam |
1 yorum
Demokratif Çöplük
5 Nisan 2008 tarihinde, “Demografi Paradoksu Üzerine Siyasal Tedbirler” konulu bir makale kaleme almış ve bu makalemde zaman ilerledikçe, nitelikli nüfus artış hızı dramatik bir şekilde azalırken, niteliksiz nüfus artışı tam tersine dramatik bir şekilde artmakta olduğunu belirtmiştim. Bu gidişle, bundan 20 yıl sonra, toplum, neredeyse vasıfsız, sürü gibi güdülen, kişiliksiz insanlar çöplüğüne dönüşecektir.
Dünya Gerçeği:
Dünyada geri kalmış ülkelerin nüfusları hızlı artmakta, beyazlara göre zencilerin nüfusları hızla artmakta, diğer dinlere göre Müslümanların nüfusları hızla artmaktadır. Bu noktada olaya “islamlık” penceresinden bakıldığında pembe bir tablo ortaya çıksa da, zaman ilerledikçe bu kitlenin sayısı arttığı kadar içinin boşaldığı da ayrı bir gerçektir. Devamını Okuyun
Etiketler: demografi, demografi paradoksu, demografik çöplük, nüfus, Toplum
Çukur ve Tümsek Ayna Psİkolojisi
Hayatın temel kaynaklarını ne güzel özetlemişler atalarımız… ışık, su, ateş, toprak. Işık ve su, cilalı beyinlerce günümüzün hologramlarının geliştirilmesine kaynaklık etmiş.
Hemen çoğu şeyde olduğu gibi, ilk aynalar da sudan geliştirilmiş. Hatta, ışık olduğu sürce peşimizden hiç ayrılmayan gölgemizin tek sanal kumasıdır aynalar. Tıpkı siyah beyaz televizyonlarla renkli televizyonlar gibi. Birisi sanal karaltı, birisi sanal (renkli) görüntü. Hem gölgeye, hem suya düşen yansımadaki görüntü, meraklı ve de yaratıcı insanlar tarafından günümüzün sesli, üç boyutlu hologramlarına taşınan bir tekniği ortaya çıkmıştır. Tıpkı iki atın poposu ile uzay mekiği yakıt tankının genişliğinin aynı olmasındaki gibi, suya düşen yansıma da, bizden ayrılmayan görüntüler de, yepyeni yansıtmaların ana rahmini oluşturmuştur yıllarca. Devamını Okuyun
Etiketler: ayna, Felsefe, fizik, gölge, kritik, pazar, Yaşam