:: Archive for Mayıs, 2021
Resim: 10 Maddede Türk Milleti Nasıl Bir Millettir Sorusunun Cevabı
10 MADDEDE; TÜRK MİLLETİ NASIL BİR MİLLETTİR?
Tarihten bu yana, “bizim” insanımızı, başta kendimiz olmak üzere, yüzlerce etnik kökene sahip düşün ve fikir insanı tanımlamış ve değerlendirmiştir.
Haklı olanlar, haksız olanlar olduğu gibi, kısmen haklı olanlar da vardır. Ben onları bir kenara bırakarak birkaç cümle ile bizim milleti değerlendirmek istiyorum:
Buradaki ‘Türk Milleti’ tanımım, Atatürk Milliyetçiliği kapsamında sadece köken olarak ‘Türk’ olmayıp, kendini ‘Türk’ hissedenler bağlamında ele alınmıştır.
- Türk Milleti Çalışkandır ve Zekidir. Bu cümleyi, Atatürk’ün söylediği için ‘annemin deterjanının kullanma’ kolaylığı ve skolastik şablonuyla değil gerçekten böyle düşündüğüm için başta zikrediyorum. Yıllarca Atatürk’ün bu sözünü ülkemizin geri kalmışlığını / geri bırakılmışlığını göz önünde bulundurarak eleştirmiş ve “yurdum insanı”nın tembelliğini ve bunun sonuçlarını yer yer ortaya koymuştum. Bu değerlendirmem, maruz bırakanların maruz bırakmaları kapsamında düşüncelerdi. Oysa ki Türk Milleti gerçekten çalışkan ve zekidir. Bunu bir İtalyan, bir İspanyol, bir Kübalı veya bir Arap ile karşılaştırdığımızda oldukça iyi görebiliriz. Belki Çin ve Japonlar kadar çalışkan olmasak ta, biliyorum ki, en Devamını Okuyun
Resim: Bilinçsiz Tüketim Arttıkça Doğa Üzerinize Kusacak!
BAYRAMINIZIN BAYRAM OLMASI VE DEVAMI İÇİN;
Neresinden başlayayım ki.
2000 yılından beri doğa ve çevre mücadelesi veriyorum. Geriye baktığımda 20 yılı bile devirmişim. Bu süre içinde her zaman birincil kaygım, çevre ve koruması, ikincil kaygım, toplumsal yatay ve dikey adalet, üçüncül kaygım, çoğulcu ve katılımcı demokrasi olmuştur.
Her zaman söylüyorum ve yazıyorum ki, doğadan
HOYRATÇA,
SAYGISIZCA,
İZANSIZCA,
GAFİLCE,
DOYUMSUZCA aldıklarımızı doğa bu gün bize kusmaya başladı.
Bu kusuntu, küresel ısınma olarak, salgınlar olarak, denizlerdeki salya olarak üzerimize üzerimize gelmeye başladı.
Ben illa da ÇEVRE ve DOĞA derken, dantellektüel duygularımın
Devamını Okuyun
Resim: Sosyolojik Denklem: X<Y
X, Y ve Z Kuşağı Üzerine Konjonktürel ve Subjektif Tespitler
Daha önce, X, Y ve Z Kuşağı Belli, Ya Alfa Kuşağı” başlıklı bir makale (köşe yazısı) yazmıştım. Bu yazımı, Alfa, Beta ve Gama Kuşağını yazarak devam ettireceğim diye bitirmiştim. Bitirdim bitirmesine de, alfa, beta ve gama kuşağını yazana kadar Y kuşağının çığlığını kaleme almazsam içime dert olur dedim.
Öncelikle şu kuşakları, hatırlatma babından yeniden bir sıralayalım:
Kuşaklar arası bir iki yıl esneterek kafiyeli bir dönem dağılımı yaptım.
1- 1925-1945: Sessiz Kuşak (Silent Generation)
2- 1945-1965: Bebek Patlaması (Baby Boomer)
3- 1965-1985: X Kuşağı (Ezik Kuşak)
4- 1985-2005: Y Kuşağı Devamını Okuyun
Resim: JENAS Doğdu ve Hızla Büyüyor!
İnsanları bir amaca sevk etmek veya onlara bir edimde bulunmak için, ya para verir veya ekonomik çıkar sağlar ya fiziksel güç kullanılır ya da akıl gücü (zeka) kullanılır.
Var olan bir kurumu alıp yürütmek veya bir düzenin parçası olup gitmek oldukça keyifli ve risksizdir. Ancak yeni bir kurum veya sistem yaratmak üstelik bunu her hangi bir madde temeli olmadan başarmak oldukça özveri gerektirmektedir. Sözü elbette ki JENAS’a getireceğim.
Bizler, başta Türkiye’nin olmak üzere dünyanın bir çok farklı coğrafyasından yüreği güzel olan, dünyada bir şeyleri değiştirebileceğini düşünen bilim insanları / emekçileri olarak DÜNYAYI DAHA YAŞANILABİLİR KILMAK ADINA bir araya geldik ve kollektivist, komünal, korporativist tarzda, demokratik yönetişim ve etik ilkeler çerçevesinde güç birliği yaparak bir ayara geldik ve ilk dört sayıyı geride bıraktık.
Para kazanma amacı taşıyan popüler dergiler ilk olmasa da ikinci ve üçüncü sayısında ekonomik bağlamda tekerlek dönmeye başlar. Ancak bilimsel dergiler zaten para kazanma temel amacına dayanmadığından, bırakın ilk üç sayıyı, ilk beş yılı geride Devamını Okuyun
Resim: Mobbing Nedir Ne Değildir?
İş yaşamında mobbing kavramı ilk kez 1980’li yılların başında İsveç’te yaşayan psikolog Heinz Leymann tarafından kullanılmıştır. Kuzey ülkeleri ile Anglosakson ülkelerinde “mobbing” olarak adlandırılan söz konusu kavram, Latince’de “kararsız kalabalık” anlamına gelen “mobile vulgus” teriminin “mob” kökünden türemiştir. İngilizce’de çevresini kuşatma, topluca saldırma ya da sıkıntı verme anlamına gelen “mobbing” sözcüğü, daha çok bir hayvan sürüsünde zayıf üyenin diğer güçlü üyeler tarafından etrafının sarılıp yok edilmesini ifade etmek için kullanılmaktaydı.
“Zorbalık” anlamına gelen “bullying” terimi ile de ifade edilmektedir. Ancak Devamını Okuyun