Dün köşe yazarlığını yaptığım basın kuruluşlarından biri olan Marmara Bölge Gazetesi’ni elime alır almaz “işte bu” dedim.
Hep böyle bir girişim başlatmak isterdim. Ama şu ya da bu şekilde bir eylem bütünüğü içine gireceğim bir teşekkül bulamamıştım. Manşete taşınan girişim “Yabancı Tabela Artışında Türkçe Kampanyası” idi.
Ben geçen yıl bu konuya “Türkçemiz Turkche’leşmesin” başlıkla değinmiştim. Bu konuya her fırsatta her platformada her toplulukta özellikle değinirim. Biliyorum, küresel makro ekonomik süreçte Türkiye gibi güçlü, derin medeniyete sahip kıtalar devletinin kullandığı dil olan “türkçe”nin ingilizce karşısında pek varlık gösteremeyecektir. Ama bu cesaretsizlik değil de kendimizi ve nerede olduğumuzu bilmek babından bir varsayımdır.
Dilimizin kültürümüzün kimliğimizin benliğimizin son kerteye kadar “MEHMET ALTAN’a İNAT” korunması ve savunulması gereğini şimdi ve her zaman bir vatandaşlık görevi olarak bileceğim, bildireceğim. Mehmet Altan’a inat diyorum, Mehmet Altan ve bu gibi dünya dilini savunan dünya kültürünü bilen küresele inanmış ve itaat etmiş kişilikler geliştikçe ve yaygınlaştıkça toplumların kimliği ve varlığı kalmayacaktır.
Ancak şu da var ki, sırf öz türkçe değil diye komiklik yapmanın da alemi yoktur. Elbette ki dilimizde tek kelimeyle karşılanmayan düşüncelerin yerine tek kelimeyle herkes tarafından bilinir hale gelmiş kelimelerin kullanılması makul görülebilir.
AMA BÜTÜN BUNLAR, TÜRKİYE’DEKİ ESNAFLARIMIZIN, MAĞAZALARIMIZIN, İŞYERLERİMİZİN, DÜKKANLARIMIZIN, ŞİRKETLERİMİZİN İSİM VE TABELALARININ YABANCI DİLDE OLMASINI GEREKTİRMEZ. BU YENİLGİCİ EDİLGEN PISIRIK, KALABALIK ve MANDACI MANTIKTAN ŞU YA DA BU ŞEKİLDE EN KISA ZAMANDA KURTULMAMIZ ZARURETTİR.
ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) nin Balıkesir’deki bu etkinliğini eksiksiz ve istisnasız olarak bütün Türkiye’ye model olacak şekilde devam ettirmesini bekliyorum. Hatta www.bilgiagi.net adresinden yayınlanan İnteraktif Köşe Yazarı Gazetemizin yazarları arasında bulunan ADD Yönetiminde bulunan M.Ünsal KÖSKAL beyin de bilgisi ve desteğiyle bu girişimin yaygınlaşması yönünde destek olacağımı bildiririm.
Dilimizdeki kentimizdeki, çevremizdeki içerik ve fiziksel yozlaşmanın durdurulması anlamında ne tür girişimler varsa bunlara da kişisel ve kurumsal olarak destek olmak görevimizdir. Salt basit ekonomik kaygılarla bu yabancı hayranlığı mantalitesine alet olmak bizi ürkütmektedir.
Etiketler: atatürkçü düşünce, dil, Kültür ve Sanat