Başkanlık Sisteminin Emniyet Sübapları
Dünyada çoğu ülkeye baktığımızda, en tepede, ya başkan, ya imparator, ya da kral var. Ancak böyle görülse de monarşi görünümlü bu yapılar 21. yüzyıl modern yönetim sistemleri çerçevesinde ya güçlü meclislerce ya da ikili meclislerce desteklenmiş veya dengelenmiştir.
Her ne kadar dünyanın egemen yönetimleri kronik oligarşik tahakküm altında olsa da yürütmenin bila kaydüş’şart pervazsızlaşmasına müsaade edilmeyecek bir medeniyet seviyesini yakalamış durumdadır. Bu yazımda, hanedanların egemenliği ilkesine dayalı oligarşi ekibinin varlığı veya durumunu tartışmayacağım. Bu başlı başına ayrı bir yazı konusu. Burada dile getireceğim husus, gündemdeki başkanlık sisteminin dengesini sağlayacak dinamikler üzerine olacaktır. Şimdi bunları maddeler halinde ele alalım. Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidan, alaturka başkanlık, başkanlık sistemi, başkanlık tartışmaları, bilgi agı, yargı, yarı başkanlık, yasama, yürütme
Bu gün Pazartesi.
Ağ açısından ve ağa açısından önemli bir gün.
Bu gün işyerlerinin ofislerin / pazarların açıldığı gün. Bu gün ağın en yoğun günü. Ağanın da yoğun günü. Kapının açılmasından sonra ilk işlerden birisi düğmeye dokunmak. Neyin düğmesi bu? Cam veya plazma ekranın düğmesi. Düğmeye dokunduğumuzdan itibaren işyerinden çıkana kadar geçen zaman boyunca herkes ağı ve ağların ağasını beslemekte.
Eskiden pazaryerlerinde en merkezdeki dükkanı tutmak en kazançlı şeylerden biriydi. Çünkü kalabalığın ne kadar ortasında olursanız, o kadar müşteri demekti. Yani pazar yerinin ortaları insan ağının ortalarıydı.
O günün kalabalık merkezlerde dükkan açan ağaları 1980 li yıllardan bu yana cam ve plazma ekranlara dokunmakta geç kaldılarsa eğer, dijitalin ağ(@)ları Devamını Okuyun
Etiketler: ağ, bilgi agı, bilgi ağları, bilişim, elektronik ağlar, insan, Toplum, Yaşam
4. Su ve Atıksu Arıtımına İlişkin Değerlendirmeler:
Atık su arıtmasıyla ilgili hizmet veren belediyelerdeki artış gözümüze çarpmaktadır. Bu güzel rakamlar istikrarla sürdürülmelidir. Hatta bu konuda yerel yönetim birimleri daha fazla teşvik edilmeli, yerel yönetimlerin bu konularda birlik oluşturmaları desteklenmelidir.
5. Ulaşım ve Taşımacılıktaki Demiryolu / Raylı Sisteme İlişkin Değerlendirmeler:
Gerek son 80 yılın gerekse son10 yılın verilerine baktığımızda demiryolu veya raylı sistem yük ve yolcu taşımacılığının yerinde saydığı vahametle görülmektedir. Bu durum Cumhuriyetin ilk yıllarındaki demir yolu ağı ve taşımacılığındaki artışa göre çok çok geride Devamını Okuyun
Etiketler: 2012 çevresel değerlendirmeler, ahmet fidan, bilgi agı, ÇED, çevre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, çevresel göstergeler 2011 raporu, çevresel göstergeler 2012 raporu, demografi, insan, Toplum
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın "Çevresel Göstergeler 2011 Raporu" nun Değerlendirilmesi ve 2012 Raporu İçin Altlık Önerisi:
1. Demografik Durum:
Saniyede 2–3 kişi dünya nüfusuna eklemlenmektedir. Her yıl yaklaşık 73 milyon (Türkiye nüfusu kadar) insan dünya nüfusuna katılmaktadır.
İnsan nüfusunun artışı günlük ölüm ve doğumların incelenmesiyle belirlenebilir. Her gün 328.000 doğum olurken 134.000 ölüm olduğu hesaplanmaktadır.
Her gün insan nüfusu İkiyüz Bin artmaktadır. Dünya nüfusunun Bin yılında, Üç Yüz Bin olduğuna göre, insanlık bin yıl içinde toplam nüfusunu bir yılda doğuracak duruma gelmiştir. Devamını Okuyun
Etiketler: 2012 çevresel değerlendirmeler, ahmet fidan, bilgi agı, ÇED, çevre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, çevresel göstergeler 2011 raporu, çevresel göstergeler 2012 raporu, demografi, insan, Toplum
Dünyanın 1985 yılında ilk kurulan web sitesi olan symbolics.com un ardından henüz sadece on yıl geçmişti.
1996 yılının Ocak ayında, Stanford Üniversitesi'nde bir doktora araştırma projesi hazırlanmaktaydı. Bu projeyi hazırlayan,Larry Page ve Sergey Brin hazırlamakta oldukları doktora projesinin dünyanın en büyük ve karlı bir şirketi haline gelebileceğini o anlarda hayal etmeleri bile mümkün değildi.
Beş yılı geçmeyen çok kısa bir zaman aralığında, Google'un bu ani yükseliş trendi, tıpkı insanlık aleminin teknik ve teknolojideki ilerlemesinin yüzyıllar içinde son yüzyıldaki ilerleme hızı gibiydi. Zaman kronolojisinin, aritmetik artışı karşısında ilerleme süreci geometrik olarak artmaktaydı. Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidan, bilgi agı, google, internet, teknoloji, Toplum, Yaşam
Yolun, Yolcunun ve Yolculuğun Üzerine Öz-tutulmasına Dair Sözdeyişlerim
Yol mu önemli, yolcu mu yoksa yolculuk mu önemli diye sorasım gelir bir bilge kişiye.
Kişi ey-dür derviş baba,
yolda ümit var idiyse, yolcunun GÜLümsemesi, onun ay ve gün=eşiyse,
yolda demlenmek, yolculuğa feda, vedûd a geda eylemişse,
Yol da önemlidir, yolcu da önemli, yolculukta önemli, iz ettiğin yola öz değmişse…
*****
Hancılar su dökmez ardından yolcuların, yol uzundur, menzil de,
yolcu çok yolculuk ta çoktur.
Hancısının da, yolcusunun da öznesi birbirinde saklı yolculukların adımlarının tavı,
o yolculuğun ilk adımında bellidir oysa ki….
Dur yolcu, bilmeden gelip bastığın bu toprak diyerekten kabaran kalplerin, üşüyen bedenlerin, ürperen tenlerin tılsımıyla örtülmüştür çoğu zaman yüreğin kefil olduğu yolculuklar, sürsün diye namütenahi ukbaya değin.
*****
Ey sevgili,
Yeminleri sök dudaklarından, sus, suskunluğun armağanın olsun,
Öyle bir iz düşür ki aksine, yüreğinin kefilliği armağan olsun.
Bencileyin iz etmekteyken kem gözlere inat, yolculuğun ilk adımlarında,
Sencileyin nice zaferler gömmüşsün yüreğine, zebunkûş tereddütlerin eritip,
Nâmütenâhi yolculuğumuzu nakşettiğimiz, her gün zevkle oynayacağımız evcilik oyunlarında.
*****
Ey sevgili,
Öznesi benim olduğum tümcelerimin,
sözcüsü senin olduğun sözcüklerinin,
zifirine yatırdığın sır kokulu şiirlerinin
ruşeymine kodladığımız (yarına çıkan yolculuğumuzun) neş’esindeyim…
*****
Ey sevgili,
Kristalleşmiş gözyaşlarının iz ettiği yanakların dökülmüş önüne,
El değil, kol değil, nice can kırıklarını gizlediğin yenine.
Suskunluklarını armağan ettiğin nice hır çıkarıcı vaveylalarda,
Dudaklarını bükmüşsün, konuşmamaya inat, toz pembe yarınlar adına…
Ey Sevgili,
Gözbebeklerimin içine doğmuş güneşin gün=eşi olmak için,
Söz tutmaktasın yüreğini kefil koyarak bir ömürlük yürünecek
Arnavut kaldırımlı taş sokaklarımızda…
Ey Sevgili,
Ben mor bulutların altında erguvan ağaçlarını sayarken bu kutsal yolculukta,
Sen se, rûyalarında vedûd ikliminde mündemiç kalbinin rikkatinin dikkatindesin.
Sen yürümekteysen bu kutsal yolculukta, bilâ tereddüt, billahi yürüyemesem de sürüneceğim.
Yazı Sözlüğü:
Vedûd: İlahi aşkın maşukla ilişkisi, sevginin en zirve noktası.
Menzil: Ulaşılması düşünülen nihai nokta, varış yeri.
Nâmütenâhî: Sonsuz, bitme bilmez
Ukbâ: Ahiret
Zebunkûş: Acımasızlık, gaddarlık, zulüm
Ruşeym: Tohumun özü
Vâveylâ: (Acıların etkisiyle) yüksek sesle haykırmak
Mündemiç: Yer alma, yer bulma, yer etme
Rikkat: İncelik, şefkatli merhamet
Not:
Bu yazı, https://www.bilgiagi.net, https://www.bilgievreni.com, https://www.gazetecanik.com, https://www.kamudanhaber.com, https://www.siyasalforum.net, https://www.ahmetfidan.com ile, Halkın Sesi, Gazete Canik vb. kağıt bası gazetelerde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.
Etiketler: ahmet fidan, ahmetfidan.com, aşk, bilgi agı, bilgiağı, birliktelik, evlilik, ilahi aşk, kalp, kalp birlikteliği, kalp bütünlüğü, kalp kefaleti, ruh birlikteliği, yol, yolcu, Yolculuk, yüreği kefil etmek, yüreği kefil koymak, yürek, yürek kefaleti, yürek kefilliği