Resim: EnterNASYONeLugateyn
“Merhaba arkadaşlar” diye başladım bir etimoloji bilgilendirmesine.
Gelin bir etimolojik yolculuğa çıkalım:
İçimizden dışımıza doğru yürüyelim üç beş dakika, kültür ve uygarlık koridorunda.
ENDER terimi ile işe başlayalım. Ender, Farsça’da iç anlamına gelir. Bunun Arapçadaki, “ender” en az bulunan, nadir olan anlamıyla ilgilenmeyeceğiz. Nadir terimini başka bir yolculuğa bırakıyoruz bu sefer.
Yola devam ediyoruz. Enderun, sarayın en içteki bahçesi/avlusu veya iç işleyişinde görev yapan kişileri kasteder. Yani içteki oğlanlar, has kullar vs. Enderîn, (içe ait)
Farsçadan Türkçeye geçmiş olan ENTÂRİ de aynı terimden gelmiştir. İçe giyilen kıyafet anlamında.
İbraniceden türemiş Latinceye uzanmış “inter” terimi de iç veya içe anlamına gelmekte iken, iç anlamından çıkıp, önce iki şeyin içi iken, zamanla arasında demek için kullanılmaya başlanmıştır. Devamını Okuyun
Etiketler: dil
Resim: Döngüye Dair Dîlden Dökülen Duyumsamalar!
Altın oranın ebcedi şaşar.
Zakkum yaprağı egzoz borusunu sentezlerken,
Sıfır bire vurur tınmazken,
Bir sıfırı daha önüne katar semirirken.
Karun hesabını yapar durur kudurur,
Kozmoz yırtar nöronları, öldürürken oldurur.
Üst mısralar güler alt mısralara
Herze içindeyken, yerer eremediği kisralara.
Göz yaşları düşüp parçalanırken yanakta,
Söz yaşları yıkar insanlığı, düğüm düğüm yutakta,
Etiketler: çevre, dil, doğa
Parantez İçinin Çekiciliği
Efendim, parantezinizi köşeli mi alırsınız köşesiz mi?
Her yerde duyulan söylenen çok çok genel bir laf vardır.
Ben de o beylik lafı kullanacağım. Çünkü benim de ağzım var ve benim de bu beylik lafı etmeye hakkım olmalı.
“Ağzı olan konuşuyor“. Bu laf kim söylerse söylesin her zaman komiğime gitmiştir. En son markette yedi yaşlarında bir çocuk annesine söylemişti bu bu sözü. Ben de marketin ortasında bastım kahkahayı. Tabi bütün gözler çocuğun konuşmasına değil kahkahamın desibalitesi yüksek olduğundan bana çevrileceğinden tırstığım için derhal yan reyona dalarak gözden kayboldum.
Bu sözü seviyordum zaten, bir de bunu yedi yaşında ÇOCUKLAR DUYMASIN dizisinin yeni versiyonunun dominant Devamını Okuyun
Etiketler: dil, edebiyat, güncel yaşam, insan, kitap, Kültür ve Sanat, laf, okuma, parantez içi, pazar yazısı, Psikoloji, rarantez, sanat, söz, Toplum, Yaşam
Dil Yarası mı Dîl Yarası mı?
İnsanın neresinde ağrı veya acı varsa bütün canı oradadır denir ya hep, dil yarası da aynen öyle.
Hiç bir şey yemek istemezsiniz, yemek zorunda olsanız da bundan zevk almazsınız, almadığınız yetmiyormuş gibi, yerken ve içerken işkencelerde kalırsınız.
Dil yarasını tabiplere bırakalım iyisi mi. Biz dönelim kendi yaramıza. Yazımızın başlığını karıştırmadınız umarım. Birisi dil yarası, tedavisi antibiyotik ve ilaçlardadır. Sabredersiniz, birkaç günde geçer.
Dîl Yarası ya da “dîl yaresi”… Devamını Okuyun
Etiketler: dil, dil yarası, günce, Yaşam
Türkçe, Sahiden Treni Kaçırdı mı?
Bir çok ümit verici sesler, nefesler, yürekler var çevremde. Türkçenin düzgün olarak kullanılması için yayılması için kendini vakfetmiş, Türkçenin dünya dili olması için uğraş veren cesur yürekleri yazımın en başında ayakta alkışlıyorum.
Hayatta her zaman bir ikilem vardır. Bu ikilemin en önemlisi norm ve reel çatışmasıdır. Normatif olarak baktığımızda Türk dilinin ve Türkçenin eklemeli diller ailesinden olarak hem teknik, hem coğrafi hem kültürel açıdan dünya dili olması için hiç bir eksiği veya yetersizliği yoktur. Reele baktığımızda ise, durum hayli farklıdır. Ne var ki sacayağının üç ayağından ikisi olan ekonomik ve teknolojik temel maalesef her geçen gün Türkçemizin aleyhine gelişmektedir. Devamını Okuyun
Etiketler: dil, edebiyat, ingilizce, Kültür ve Sanat, lisan, Toplum, türk dil kurumu
En Yakın Dostlarım Sözcükler
Pazar günlerini sevmezdim eskiden.
Son yıllar bir başka seviyorum Pazar günlerini. Çünkü Pazar yazısı yazıyorum. Elimden geldiğince her pazara misafir olacağımda, içinde yüzlerce sözcüğün olduğu bir buket cümlelerden oluşan yaşama dair gazete makalesiyle Pazar Günü’nün kapısını vuruyorum. Hoş Pazar yazılarını cumartesi gecesi yazıyorum ama) Anlı şanlı Pazar yazısı diyorum ya adına, ona ithaf ediyorum ya, hıh, en azından Pazar gününü yaşamayı hak ettim diyorum.
Çoğu okurumun da Pazar günleri Pazar yazımı beklediklerini biliyorum. Pazar yazımın beklendiğini bilmek beni daha da bir heyecanlandırıyor.
Dost Çekmecesi: Devamını Okuyun
Etiketler: dil, edebiyat, pazar yazısı, Yaşam