Sen Benim Hem İşkencem Hem Sefamsın
Sen, dişimin kovuğuna girip çıkarmak için kürdan arayıp ta bulamadığım, bulamdığımda da dilimle çıkarmak için uzun zaman mücadele ettiğim beni gıcık eden, kızarmış sıcak tavuk butunun en lezzetli ama en işkenceli parçasısın.
Sen, yerken ağzımı, çıkarırken ardımı yakan en baş ustanın yaptığı lezzetli bir çiğköfteden artan ve bayatlamadan bitirmek için tavada kızartarttığım pişmiş köftenin dumanısın.
Sen, zevkle uzandığım, bu zevkin uzun sürmesi için altında çok kaldığım ve bu nedenle bütün bir cildimin yandığı, Devamını Okuyun
Etiketler: günce, günlük, hayat, pazar yazısı, Yaşam
Her Geçen Koca Yılların Döktüğü Hatırlar
Dökülen her bir takvim yaprağı, doğan günün ardından gecenin karanlığına mahkum ışıklar, saatlerin zembereğinin her bir tıklaması, saniyenin her vuruşları yeninin sahteliğine yaramakta.
Yayladaki tek göz barakasında zamanla kaşarlanmış, yılların çizgisini alnında biriktirmiş bir çift gözün içinden okuduğunuz koca yılların örseleyemediği duyguları okursunuz bir bir. Adına “değer” dedikleri, “hal-hatır” dedikleri, “insanlık” dedikleri, “mertlik” dedikleri ama, para demedikleri, servet demedikleri, menfaat demedikleri şeylerin yüzüne düşen izlerinde kaybolursunuz.
Devamını Okuyun
Etiketler: günce, hayat, pazar yazısı, Yaşam, yeni yıl, yeni yıl yazısı, yıl başı
Buz Üzerine Sedef Kakma Satırlar
Bu yazı, sol kulaklara seslensin. Ama okumadan sol kulaklarınızı kapatmanızı istirham etsem. Sağ kulağınızdan işittiklerinizin sol kulağınızdan uçup gitmemesi için. Adı üzerinde sedefe layık satırlarımı buz üzerine yazmak istiyorum. Bilirsiniz, buz üzerine yazılan yazıların geçiciliği, harcanan emeğin ziyanına dair derin üzüntüler ve iç çekişmelerin habercisidir.
Tarihten bu güne söylenmiş atasözlerinin hemen hemen çoğu, öğütlerin, vecizelerin, derslerin tamamı, buz üzerine sedef kakmalardır. Ne var ki gerek sedefin kıymeti, gerekse ortaya konulan işçiliğin zorluğu buz üzerindeki yazının güneşe dirençsizliğini değiştirememekte. Bu tabiri özellikle tercih ettim. Daha önce böylesi bir benzetme/terkip kullanıldığını hiç sanmıyorum.
Devamını Okuyun
Etiketler: buz üzerine, hayat, nakış, pazar yazısı, sedef kakma, Yaşam
Protokolün İkincil Kişileriyle Bayramın III. Gününün Mutluluğu
Protokolün ikinci değil de ikincil kişileri protokol sıralamasında yer alan (bay-bayan) zevatın eşleridir. Türkiye’de bu sıralama genellikle bayanlar tarafından doldurulur. Türkiye’den batıya doğru gidildikçe protokolde ikincil kişilerin arasında erkeklerin sayıları da artmaya başlar. Bu sıralamayı ortaya koyduktan sonra, gelelim bayramın üçüncü günüyle bu kişilerin ilgisini kurmaya: Devamını Okuyun
Etiketler: bayram, günce, gündelik, hayat, pazar, protokol, Yaşam
Yitik Şehrin Koca Çınarının Düşen Son Yaprağı
Muhallebi çocukları, plastik, poşet ve plazma ekran devrinin bebeleri okumasın bu yazıyı!
Gün olur devran döner derler çoğu zaman. Gün olur olmasına da devranın dönmesi ne gizemdir bilir misiniz.
Dikine dikine muntazaman yerleştirilmiş, kara kıyamete meydan okumuş, güneşin yakıcı sıcaklığında kavrulmuş hayli kararmış ve de aşağı doğru uçlarından yıllara meydan okudukça dökülmeye mecbur kalmış cumbalarıyla vakur, duvarlarında incir bitmiş ahşap konakları görürsünüz bazen yürürken yitik şehrin en gözde avuç içi meydanlarından dap daracık ara sokaklara girdiğinizde. Cümleler kurarsınız, tıpkı bu yazının bir önceki cümlesi gibi, uzun uzadıya beyninizde devirler devranlar dönderirsiniz. Hoş beyninizde dönderdiğiniz devranların döngüsü, varsaydığınız uçuk kahve anıların derinliği sizin yaşınızla orantılıdır ya. Zaten bu pazar yazısısını öyle yeni yetmeler, muhallebi çocukları, palazma, plastik poşet devrinin insanları okumaz, okusa da hiç bir zevk almaz. Devamını Okuyun
Etiketler: doğa, günce, hayat, insan, nostalji, Tarih, Yaşam
İki Elmanın Yarısıymış, Hıh, Olmuyorsa Zorlamayacaksın Arkadaş
Bazen konu komşudan bazen eş dosttan çoğu zaman da yakın akrabalardan zorlarlar sizi. Bir kere yan yana geldiyseniz, yakıştırılmaya başlamışsınızdır. Herkes ezberden manzara koyar, kimi laflarıyla fena dokundurur sizin manzaranızı yansıtmak için tuvale, kimi dolaylı aktarımları tercih eder. Adeta hep bir ağızdan sizi yamamaya çalışırlar birbirinize. Tıpkı resimdeki elma gibi. Siz de “hııı, sahiden de öyle” diye birbirinize bakarak tasdikleşirsiniz. Hoş her ikiniz de bilirsiniz ya, zoraki birlikteliğinizi ve yüreğinizdeki çengelli iğneleri. Devamını Okuyun
Etiketler: hayat, insan, pazar yazısı, şiir, Yaşam