Sevgi Yanılsaması Üzerine Analitik Geometrik ve Mantıksal Çözümleme
Geçenlerde sosyal paylaşım sitesinde, bir dost, ''Bir insana onu sevdiğini hissettirirsen, Onun gözünde senin dışındaki her şey değer kazanır.'' diye bir duvar yazısı paylaşılmış.
Bu yazı pazar yazısı olsa da, içinde duygu ifade eden bu durumu alt başlıkta dile getirdiğim şekilde
Davranış Bilimleri, Psikoloji ve hatta Sosyal Psikoloji bağlamında ele almak gerek.
Bu söz ilk elde doğru gibi görülse de, gerçekte büyük bir hayal kırıklığının yansıması olarak duygunun dramatizasyonundan başka birşey değil aslında. Çünkü, bu cümle (reaksiyon cümlesi olduğundan) sevginin neredeyse tamamıyla gizlenmesini salık vermekte. Oysa ki sevgi hissettirilmeli, gösterilmeli. Yanlış olanı, Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidan, aşk, biliçlenme, evlilik, hüsran, ilişki, insan, pazar keyfi, pazar yazısı, Psikoloji, sevgi, sevgi yanılsaması, Toplum, yanılsama, Yaşam
Kasım 7th, 2011 | in
Anı & Günce,
Bilinçlenme,
Ekonomi,
İş yaşamı,
Kent/Şehir,
Psikoloji,
Tebrik ve Kutlama,
Toplum,
Ulaşım & Trafik,
Yaşam |
Yorum Yapin
Bilinçli Tüketim, Gelişmişlik Göstergesidir!
Bayramın Gazıyla, Faturaya veya Fişe Bakmadan Hesabı Ödemeyin!
İnsanlar genelde bayram harcamalarında, sağlık harcamalarında, tatil harcamalarında cüzdanını pek düşünmez olur. Bunların her birinin altında başka nedenler bulunsa da hepsinde de benzer sonuçlar ortaya çıkabilir. İnsanlar hızlı, tempolu çok mutlu veya çok endişeli/şaşkın zamanlarında sağı solu görmez. Sonradan her şey normale döndüğünde çoğu zaman geri dönüşü olmayan sonuçlar doğar. Devamını Okuyun
Etiketler: bayram, bayram harcaması, bilinçlendirme, bilinçlenme, harcama, insan, Psikoloji, sağlık harcaması, tatil harcaması, Toplum, tüketici, tüketici kültürü, Yaşam
Kasım 1st, 2011 | in
Anı & Günce,
Bilinçlenme,
Çevre & Doğa,
Dünya,
Eğitim,
Kent/Şehir,
Kültür ve Sanat,
Medya & İletişim,
Psikoloji,
Siyaset/Politika,
Toplum,
Yaşam |
Yorum Yapin
Biz Bu Yollarda Bu Şarkının Nakaratını Hep Söyler Dururuz!
Balık hafızalı yurdum insanı derler önüne gelen. Aynaya bakmaksızın, fütursuzca pervazsızca eleştirirler.
Hoş bu eleştirileri kendinden bîhaber insanlar şecaat bâbından söyleseler de, bu deyimi uyduran insanların fî tarihinden kalma atalarının da en az onlar kadar ENGİN ZEKALI(!) oldukları kesin.
Neden Balık Hafızasıymış!
Balıkların 2 saniye öncesini hatırlayamayan yaratıklar olduğu bilinse de bu bilgi tam anlamıyla SKOLASTİK yani SAKAT bir bilgidir. Zira balıklar en az fareler kadar hatta daha fazla olarak 6-7 ay öncesini çok rahatlıkla hatırladıkları, aldıkları eğitimi hafızalarında tuttukları bilinir. Tabi kitapları seyreden TELEVİZYONLARI okuyan, merak ettiğini öğrenmek için GOOGLE'un ilk sayfasının ilk satırından bile alt satırlara inmekten aciz yurdum Devamını Okuyun
Etiketler: balık hafızalılık, balık hafızası, balık hafızası ne demek, bayram, bilinç, bilinçlenme, deprem, doğal afet, Eğitim, felaket, insan, Kent, Kültür ve Sanat, Psikoloji, sel, skolastik düşünce, yangın, yapı, Yaşam, yurdum insanı
İnsanoğlunun sahiplenme duygusunun sistematik bir mantıkla ortaya konulmuş en masumane görüntüsüdür koleksiyonculuk. Çeşit çeşit tür tür koleksyonlar gördüm.
Pul, kibrit, misket, kertenkele, kelebek, para, çiçek, resim, jeton, oyuncak, ayakkabı, otomobil,yaprak, taş, böcek, vesikalık resim, düğme, kartpostal, daktilo, radyo, cep telefonu, anahtar, anahtarlık, şapka, kalem, ajanda, istiridye, denizkabuğu benim bizzat gördüklerim. Görmediğim ismini bile kısa zamanda sayamayacağım kadar çeşitlilikte koleksiyonlar var.
Koleksiyonculuk, ilk etapta herhangi bir şeye olan ilgi iken, zamanla o şeyden birkaç tanesinin sahibi oludukça ve, kişinin içinde biriktirme ruhu da varsa hemen başlamıştır bir kere. Devamını Okuyun
Etiketler: depozito, hobi, insan, kolleksiyon, kolleksiyoncu, kolleksiyonculuk, Kültür ve Sanat, pazar yazısı, Toplum, Yaşam
Taslağı hükümetin bakış açısıyla önemli ölçüde hazırlanmış olan, ama temel bazı noktalarda çok büyük uzlaşmalar gerektiren, siyasat ve sosyal anlamda mutabakat bağlamında çok daha fazla irdelenmesi gereken 2012 Anayasasının tüm hazırlıkları 12 Eylüle kadar yapılıp 12 Eylül tarihinde ya TBMM Genel Kurulu'nda ya da Resmi Gazetede yayınlanmalıdır.
Bu Anayasanın ilk sivil anayasa olacağından dolayı, 12 Eylül Askeri Müdahalesine gönderme yapılacak manidar bir tarihte kabul edilmeye çalışılmalıdır.
12 Eylülle ilgili olarak daha önce değinilerde bulunmuştum. "12 Eylül Çocuğu" başlıklı www.ahmetfidan.com/12–eylul-cocugu/26672] linli yazı(lar)ımda Devamını Okuyun
Etiketler: 12 eylül anayasası, 2 eylül darbesi, 2012 anayasası, anayasa, çağdaş anayasaa, Hukuk, ikibin oniki anayasası, ikibinoniki anayasası, insan, Toplum, Yaşam
"Kanunlar örümcek ağı gibidir, güçlüler onu deler geçer, güçsüzler takılı kalır"
Eşitlik veya hukuk veya adalet, hakikaten güçsüzlerin üzerinde demoklesin kılıcı gibi sallanan sanal veya gerçek bir olgudur. Tıpkı her yıl / dönem, Genel Hukuk veya Hukukun Temel Kavramları derslerimde vurguladığım sözdeki gibi. "Kanunlar örümcek ağı gibidir, güçlüler onu deler geçer, güçsüzler takılı kalır". Bu sözü eskiden bir deyim veya atasözü olarak söylüyordum. Ancak bu sözün bir atasözü değil de 161-180 yıllarının (M.S. II. yüzyıl) Roma İmparatoru, aynı zamanda Stoacı bir filozof olan Marcus Aurelius'a ait olduğunu sonradan öğrendim.
Dünyadan;
Dünyaya baktığımızda, gerek diğer dünya ülkelerinin Birleşik devletlerin (ABD'nin) sorumsuzca saldırılarına ve sömürgesine ve zulmune ses çıkar(a)maması, gerekse dünyanın Devamını Okuyun
Etiketler: Dünya, evrensellik, Hukuk, insan, kanun, küresel hukuk, Psikoloji, Siyaset, sosyoloji, Toplum, toplum bilim