Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

Bir Adım İleriye Gidebilmek İçin Ef Beş Lütfen!
Biz yazarlar çoğu zaman yazıyı nasıl yazacağımızı bile bilmeyiz. Gündemli ‘siyaset’ veya ‘sorun söyleyelim’ veya ‘Hukuk Köşesi’ veya ‘Sağlık köşesi’ gibi bir köşeyi yürütmek oldukça kolay. Çünkü siyaset kategorisinde, gündem ne ise ona atlarsınız, Hukuk veya sağlık köşesi yazıyorsanız kendinize göre sistematik bir sıralama yaparsınız ve o sıraya göre yazarsınız. Ama havadansudan yazıyorsanız ve hem havadan hem sudan çoğu konuya değinmişseniz işte o zaman işiniz zordur. Allahtan bu benim açımdan sorun değil. Çünkü yüzümü çevirdiğim yere baktığımda retinama Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

İtiraf Ediyorum: Limon Bağımlısıyım.

Kemal Sunal'ın "Yedi Bela Hüsnü" filminde hüsnü limon yerken çevresindeki belalılarını bertaraf etmekteydi senaryoda hatırlarsınız.

O kadar ekşi olmasına rağmen çilekten bile daha çok şeker içermesi görüntüyle öz arasındaki çelişkiyi ortaya koymakta.

Hayatta öyle değil mi zaten. Acı görülenler uzun yaşam için ilaç iken, tatlı görülenler ise, (gerçekte) yaşamı kemiren yiyiciler değil mi? Şu sözümü yazıma eklemek istiyorum. “Acı ve tatlı bile yalan şu dünyada, şeker kansere sebep, biber kansere medet” A. Fidan)

İyi hoş taaa, AŞIK OLDUĞUM LİMON acaba ilerde bana bir yamuk yapar mı deyûû bu yazımı kaleme aldım. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , ,

 

Bir sevda, bir tutku, bir adayış, bir tavlayıştır EMEK!

Üretmek, sorgusuzca, sebepsizce direnerek çileli bir yolculuğa çıkar bir YÜREK!

* * * * *

Durmadan, dinlenmeden, gücünü kendinden görerek ve didinerekten,

Öbek öbek serilir sözcükler satırlara, özden koparak ve bilenerekten,

Bir buhur tütsüsü yanar ciğerde, çevresini meczederek,

Bir köz damlar özden, yüreklere iz ederekten,

* * * * *

Bir sevda, bir tutku, bir adayış, bir tavlayıştır EMEK!

Üretmek, sorgusuzca, sebepsizce direnerek çileli bir yolculuğa çıkar bir YÜREK! Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

Bir de baktım ki, 1990 yılının başlarından 2012 yılının sonlarına doğru yaklaşık olarak iki bine yakın köşe yazısı yazmışım. Bunların arasında, yaklaşık olarak son 5 yıla yakındırgeleneksel hale getirmiş olduğum 'pazar yazıları'mın sayısı da 2005 öncesini de dahil ettiğimde, 200 ü bulmuş durumda.

Pazar yazıları olarak eski başlıklarımın tamamına baktığımda, konu çeşitliliğine bakarak yazılmamış birşey kalmamış diyebilir miyiz? Tabi ki hayır. Çünkü, hayat, milyarlarca olay, insan, yer, tür arasında yazılmışlar ne ifade eder ki. Bunca çeşitliliğe rağmen, Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , ,

Temmuz 1st, 2012 | in Dil & Edebiyat, Pazar Yazıları | Yorum Yapin

Bir nokta koyun kağıda yazmaya başlamak için.

Sonra öylece bekleyin.
Nokta bu, altı üstü, ardı önü boş bir nokta. Her düşünceye her anlama her yön veya yönlendirmeye açık, alabildiğine bâkir, alabildiğine gizemli alabildiğine esnek.
Sonra bir kitap alın önünüze ve sayfalarından birini açın ve o sayfadan bir satırı ve o satırdan bir harfi rastgele seçin. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , ,

 Değneğin İki Ucu B.klanmadan Hayata Dair Düşülmüş Dipnotlar: 

Sevgili dostlar;

Geçmişi anlatan eğer Emin Oktay veya Niyazi AKŞİT’in tarih kitabı ise, okurken sıkılırız.

Geleceği anlatan Teknoloji bakanı ise dinlerken sıkılırız,

Hayata dair en can alıcı öğüdü babamız veriyorsa sıkılırız,

Yanağımıza öpücük konduran, yüzümüzü okşayan dedemiz veya ninemizse sıkılırız,

Namazı niyazı anlatan din görevlisiyse sıkılırız, Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,