Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

 

 

Devletlerin, Kurumların ve İstisnasız Her Bireyin Yaşamlarında (İçinde) Elektrik/Elektroniğin Olmadığı Bir "b" Planı Olmalıdır!

Tarihin Sonu, Kime Göre ve Hangi Ölçüye Göre

Dünyada çoğu şey olduğu gibi "tarih" kavramı da görecelidir. Evrenin yaradılışından bu güne geçen zamanı dilimleme tarzı ve/veya yöntemikültürden kültüre, medeniyetten medeniyete farklılık gösterir. Herkes tarafından kabul edilen tarih, bu gün için miladi takvim olsa bile,miladi takvim duygudan ya da fizikoşimik olaylardan bîhaberdir. Maya takvimi, olayları ve zaman dilimlerini fizik ve fizik ötesi olaylarla birlikte değerlendirir. Bu anlamda maya takvimi duygusal, diğer bir tabirle mutasavvıf bir Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Vücudunuzdan kurtulun ki, toprağın altına girdiğinizde nefes alabilesiniz" demiş Fahrettin Cüreklibatır.

Öyle ya. Hal hal üzerine kurulur ve her hal, doğru kararlarla newhâl olur. (A. Fidan)

Vücut ağırlıktır zira, vücut toprak üstü arzu ve isteklerin depolandığı yerdir zira.

Vücuttan kurtulmadıkça üzerine örtülen topraklar beton gibi çöker bütün bir hayat boyu.

Vücudundan kurtulursan eğer, üzerine atılan topraklar birer gül yaprağı gibi sarar sarmalar, seni, bu ölümsüzlüğün ilk adımlarıdır zira.

Ölmeden Ölmek Yürek İster, Nefisle Cedel Bilek İster!

Bir gün çıkın evinizden, hiç üstünüzü başınızı düzeltmeden, öylesine ne bulursanız giyin ve çıkın. Kimseye de haber vermeyin. Sanki geç kalmışçasına yürüyün size en yakın mezarlığa doğru. Ve kapısından girerken, arkanızda binlerce insan yığını hayal edin. Mezarlıktaki en eski mezarı bulmaya çalışın. Bulduğunuz Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

Bilinçli Tüketim,  Gelişmişlik Göstergesidir!

Bayramın Gazıyla, Faturaya veya Fişe Bakmadan Hesabı Ödemeyin!

İnsanlar genelde bayram harcamalarında, sağlık harcamalarında, tatil harcamalarında cüzdanını pek düşünmez olur. Bunların her birinin altında başka nedenler bulunsa da hepsinde de benzer sonuçlar ortaya çıkabilir. İnsanlar hızlı, tempolu çok mutlu veya çok endişeli/şaşkın zamanlarında sağı solu görmez. Sonradan her şey normale döndüğünde çoğu zaman geri dönüşü olmayan sonuçlar doğar. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , ,

 

 

 

Biz Bu Yollarda Bu Şarkının Nakaratını Hep Söyler Dururuz!

Balık hafızalı yurdum insanı derler önüne gelen. Aynaya bakmaksızın, fütursuzca pervazsızca eleştirirler.

Hoş bu eleştirileri kendinden bîhaber insanlar şecaat bâbından söyleseler de, bu deyimi uyduran insanların fî tarihinden kalma atalarının da en az onlar kadar ENGİN ZEKALI(!) oldukları kesin.

Neden Balık Hafızasıymış!

Balıkların 2 saniye öncesini hatırlayamayan yaratıklar olduğu bilinse de bu bilgi tam anlamıyla SKOLASTİK yani SAKAT bir bilgidir. Zira balıklar en az fareler kadar hatta daha fazla olarak 6-7 ay öncesini çok rahatlıkla hatırladıkları, aldıkları eğitimi hafızalarında tuttukları bilinir. Tabi kitapları seyreden TELEVİZYONLARI okuyan, merak ettiğini öğrenmek için GOOGLE'un ilk sayfasının ilk satırından bile alt satırlara inmekten aciz yurdum Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

"Kanunlar örümcek ağı gibidir, güçlüler onu deler geçer, güçsüzler takılı kalır"

Eşitlik veya hukuk veya adalet, hakikaten güçsüzlerin üzerinde demoklesin kılıcı gibi sallanan sanal veya gerçek bir olgudur. Tıpkı her yıl / dönem, Genel Hukuk veya Hukukun Temel Kavramları derslerimde vurguladığım sözdeki gibi. "Kanunlar örümcek ağı gibidir, güçlüler onu deler geçer, güçsüzler takılı kalır". Bu sözü eskiden bir deyim veya atasözü olarak söylüyordum. Ancak bu sözün bir atasözü değil de 161-180 yıllarının (M.S. II. yüzyıl) Roma İmparatoru, aynı zamanda Stoacı bir filozof olan Marcus Aurelius'a ait olduğunu sonradan öğrendim.

Dünyadan;

Dünyaya baktığımızda, gerek diğer dünya ülkelerinin Birleşik devletlerin (ABD'nin) sorumsuzca saldırılarına ve sömürgesine ve zulmune ses çıkar(a)maması, gerekse dünyanın Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

Bu başlığı en iyi, anne veya anne adayı olan kadınlar daha iyi bilir. Daha iyi bilirler çünkü hemen hemen tüm kadınların kabusudur kusmak hamilelik döneminin ilk beş aylarında. Adeta bütün olarak içlerini dışarı çıkaracak olurlar ama kusamazlar. Çünkü….

Kadınlar nur topu gibi gözleri parlayan bir bebek için katlanırlar buna. Seve seve hatta kusarken bile coşkuyla.

Ama her zaman hamileler kusmazlar, hamilelerden çok daha elim ve vahim olarak kusmak ister insan Devamını Okuyun

Etiketler: , , , ,