Kulak cenine benzer, belki fark edenlerimiz olmuştur. Nasıl ki ana rahminde bebek çoğu şeyi hissediyorsa siz fark etmeseniz bile, kulağınız da mutluluğun sesini duyuyor aslında. YETER Kİ SİZ ONU HİSSEDİN!
Konferanslarımda çoğu zaman bunu söylerim. “İki ses kulağınızdan hiç eksik olmasın.“
Neyin sesi diye sorarlar.
Bakın şöyle bir yazı okudum. Tam da o sesten birinine örnek.
Yarın kimseye vaad edilmemiştir….
Önce evlendiğimizde hayatın daha iyi olacağına inandırırız kendimizi.
Evlendikten sonra, bir çocuğumuz doğduktan hatta ardından bir tane daha olduktan sonra hayatın daha iyi olacağına inandırırız kendimizi. Devamını Okuyun
Etiketler: insan, mutluluk, ölüm, pazar yazısı, Psikoloji, Toplum, Yaşam
Hayat fay hatlarıyla dolu,
Bazen kopuşların sinsi bir başlangıcı, bazen de yaşlanmış başlangıçların son noktası. (A.F.)
*****
“Zurnanın zırt deliği” demişler temizlik görevlisine.
Bir şimşek çakmış zihninde, bir fay hattı kırılmış yüreğinde. Azmetmiş, bir başlangıç yapmış hemen o saniye. Ve karar vermiş. “Ben de bu üniversiteyi yönetmezsem”… demiş ve deyiş o deyiş…
Günler günleri kovalamış, adam temizlik görevliliği yaparken dışarıdan liseyi bitirmiş, emekli olunca üniversiteyi bitirmiş, ardından yüksek lisans ve doktora… Derken temizlik görevlisi / hizmetli olarak çalıştığı üniversitenin önce hocası, sonra bölüm başkanı sonra dekanı ve en sonunda da Rektör’ü olmuş. İşte bu süreç, gerçek bir ZURNANIN ZIRT DELİĞİ hikayesidir.
Zurna yayvan ağzıyla, sivri diliyle, gizemli deliğiyle, Devamını Okuyun
Etiketler: fay hatları, insan, Psikoloji, Toplum, Yaşam, zırt deliği, zurna
Geyiğe mi yazık, yoksa harcanan zamana mı bilmem ama tekerleme bir geyik muhabbetiyle başlamak istiyorum bu haftaki pazar yazıma.
– Abi hadi geyik yapalım!
-ne geyiği? -ren geyiği -ne reni? – araba freni -ne arabası? -el arabası -kimin eli? -hanımın eli -hangi hanımın eli? -ev hanımı -ne evi? -dağ evi -hangi dağ? -ağrı dağı -ne ağrısı -baş ağrısı -neyin başı -kuş başı -ne kuşu – muhabbet kuşu -ne muhabbeti – geyik muhabbeti – ne geyiği… diye dönüp dolaşıp sonucu çıkmayan muhabbet…
Çoğunlukla kahve ve kafe ortamlarında yine çoğunlukla erkekler tarafından yapılan bir muhabbet türüdür. Bu muhabbetlerin konusu yer yer “ne olacak bu memleketin hali” sorusuyla başlar, yer yer, “yumurta mı tavuktan, Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidanla pazar yazısı, geyik, geyik muhabbeti, muhabbet, pazar yazısı, sohbet, Yaşam
Psiko-sosyal Açıdan Boşluk Çarpması Sendromu
Blaise Pascal, “tabiat boşluktan nefret eder” demiş.
Bu sözün sahibini aramak için on dakikamı harcadım. Sözü biliyordum fakat sahibini bilmiyordum. Çoğu yerde anonimveya atasözü diye aktarılmış olsa da söz Blaise Pascal‘ın. Hakkını yememek gerek.
Pascal’ın sözü konumuzla aslında tezat oluşturmakta. Çünkü Pascall, tabiatın boşluk götürmediğini, bir şekilde dolduğunu veya doldurulduğunu fiziksel olarak ortaya koyar. Aynı şeyi sosyal bilimler alanında da söyleyebiliriz. Ama bu boşluk nasıl bir boşluk ki, insanlar boşluğa çarpacak. Yani çarpmak için yoğun olmayan veya az yoğun bir ortamdan çok yoğun veya katı ortama ani geçiş Devamını Okuyun
Etiketler: boşluk, pascal, pazar yazısı, Psikoloji, tabiat, Yaşam
Üşüyordu kardelen,
Kararlı, iradeli, vefalı ve azimliydi.
Tamı tamına 9 aydır bekliyordu.rlı, iradeli, vefalı ve azimliydi.
Soğanına sarılmış, sıcağı ve soğuğu yalnızlığına katık etmiş öylece bekliyordu. Börtü böceğeyeni yılda klavuzluk edeceği günü sayıklıyordu adeta. Onun toprağı delip güne, aya ve yıla uyanmasıyla, bin bir türlü börtü delecekti toprağı saçılacaktı tüm güzelliğiyle. Böcekler çıkacaktı larvalarından, yaşamın gizemlerini keşfe koyulacaklardı. Devamını Okuyun
Etiketler: akça bardak, aktaş, boynu bükük, çevre, çiçek, çiçeklerin dili, doğa, galanthus, garipçe, kardelen, kardelen çiçeği, karga soğanı, nergisgiller, öksüz ahmet, öykü, süs bitkileri, tabiat, Yaşam
Bir aydan beri yazamadım. Hem kendi olağanüstü iş yoğunluğumdan hem de her bir günün beş belki de on köşe yazısına sığdırılamayacak kadar hızlı değişmesi veya hareketlenmesi. Son bir haftada olup biten bu hareketlilik, sadece benim değil toplumu
izleyen, sezinleyen bütün bilim ve düşün insanlarının başını döndürmekte. Bendeniz de çoğu zaman izlediğim yöntemi izleyeceğim. “Gündem, gündem dışılığa mahkum, asıl gündem, klasik olandır” (A.F). Bu nedenle klasik ve köklü analizlerimi yerel ulusal hatta uluslararası ölçekte okurlarımla paylaşmak istedim.
1. [(A) Sosyal Medya Depremi:
ÖNCE MİNİK BİR TARİHSEL SÜREÇ veya Girizgah:
20 yıl önceleri. 1983 lü yıllar. Dindar kesim henüz Özal’lı yılların başında kendini temsil edemiyordu. Ciddi bir temsiliyet sorunu Devamını Okuyun
Etiketler: çevre, çevresel etkenler, demografi, Gezi Parkı, iletişim, kamuoyu, Kent, konsensüs, Kültür ve Sanat, medya, politika, siyasal olaylar, Siyaset, sosyal olaylar, sosyoloji, Toplum, toplum mühendisliği, Yaşam