Ahmet Fidan Kişisel Resmi Web Sitesi
Bilgi paylaşıldıkça anlam kazanır

:: Dil & Edebiyat

 

 

 

Kadın selam dedi adama ve oturur oturmaz bacağını uzatıverdi adamın önüne…

Aslında onun selam deyişi, paylaşımcılığının, gün içindeki yoğunluğunun ardından bir yorgunluk nefesiydi.

Gecikmeksizin "selam" dedi adam. Her zamanki verilen selamlardan biriydi bu belli ki. O yüzdenadam bakmadı bile, başını kaldırıp ve işine koyuldu.

Vakit akşam üzeriydi…

Arada bir kalabalığın uğultusu içinde martı çığlıkları yükseliyordu.

Kadın işini iyi yapıyormuşsun dedi adama.

Adam da başını aşağı yukarı sallayarak onayladı sessizce. Kadın oturuyor olmanın ve de daha önce Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , ,

 

Bilgi Ağı'ndan Ulusal Çağrı: Lütfen Kurbanlıkları Kesmeden Hemen Önce Narkozla Bayıltalım!

Bu bayrama buruk girdik. Bir taraftan terör belasının acısı geçmeden bir taraftan da Van depremi sadece Van'ı değil bütün bir ülkeyi adeta yasa boğdu. Kısaca bu bayrama acı duygularımız taze iken girdik.

Hazır "acı" kavramının zihnimizde tazeliği devam ederken, HAYVAN HAKLARI bağlamında bu kurban bayramında hayvanları keserken onların da canı ve acıma duygusu olduğunu düşünerek kesim öncesi (yaklaşık beş dakika önceden) narkozla bayıltarak kurban keselim. Bunun dinen bir sakıncası olmadığını bizzat Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu açıklamıştır. Hatta Diyanet, hayvanın ölmemesi şartıyla elektroşok ile şoklandıktan sonra kesilebileceğine bile cevaz vermiştir. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Sevgili dostlar, bu pazar "beni yaz, beni yazzzz" diye kafamı didikleyen [twittleyen] o kadar yazı konusu oldu ki, bunlardan bazılarına "bu gün git yarın gel" dedim, bazılarına "aslaa" dedim, bazılarına "sus bakem" dedim, bazılarına da yalakalık yapıp bir kaç satırla bahsedilme ödülü verdim. Pazar günü pazar yazısı yazmak şahsen benim için çok keyifli. Beynimi tırtıklayan başlıklardan bir TOP10 yapıp konuma dönmek istiyorum.

Şimdi beynimi didikleyen başlıkların bazılarına jest yapmak istiyorum.

Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , ,

Bir bebek bile düşünür, sırt üstü yatarken veya yüzüstü yatarken. Gözünün önündeki daracık manzarayı kendince algılamaya çalışır. Bir kendi vardır, bir vücudu bir de elleri ve kolları. Bildiği en kesin bilgi budur ilk aylarda. Sonra bir şeyi fark eder. Yanında her zaman varolan annesini/babasını ve/veya bakıcısını. Sonra yavaş yavaş tanım yapmaya başlar kendi zihninde.

Gördükleri ile her zaman karşısında olan gözlerinin içine bakan kişinin/kişilerin söylediklerini bir araya getirerek tanımlamaya, anlamaya, algılamaya başlar. Tek ve en önemli doğru vardır, gördükleri karşısında sürekli gözlerine bakan kişi veya kişilerin gösterdiği tepkiler. Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , ,

 

Oyun ve Oyuncular

Aslında hayatın kendisi bir oyun diye başlayabiliriz betimlememize. Hatta bununla ilgili “dünyanın oyun ve eğlenceden ibaret” olduğuna ilişkin Kur’an ayetleri de vardır. (Enam, 6/32) (Enbiya, 21/16)

Dünyanın oyununu yüce Rab kurmuş olsa da Enbiya süresinde bu oyuna gelinmemesine ilişkin ifadeler de vardır.

Dünyada var olan ve yaşanılanlara bakıp ta, öykü yazarları ve/veya roman yazarları eserler ortaya koyar Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , ,

 

Parantez İçi Duygular

 

[Açtım koca parantezi ve…

(Sanırım hayatımın en uzun parantez içi yazısını yazacağım ve sanırım yazım yayınlanır yayınlanmaz yine hayatımın en uzun parantez içi yazısını okumuş olacağım.

Parantez içlerinden dil-anlatım olarak, edebiyat olarak ne kadar hoşlandığımı daha önce ifade etmiştim. Bu pazar günü de parantez içi duygularımızı irdeleyeceğimi belirtmiştim.

 

Ne gariptir ki, parantez içi duyguları, parantez içine layık bir ortamda kaleme alıyorum. Ne yazık ki, bu satırları Devamını Okuyun

Etiketler: , , , , , , , ,