:: Bilim & Teknoloji
Analitik ve Sistematik Açıdan Denetim ve Türleri
Denetim en önemli yönetim fonksiyonlarından biridir. Bu fonksiyonun eksik veya aksak kalması durumunda plan ile sonuç arasındaki makas açılacak ve belli bir misyonla yüklenmiş örgütün önce yolundan şaşmasına sonra da örgütün kısa zamandaentropiye uğramasına / dağılmasına neden olacaktır.
Yönetimin en hassas fonksiyonu olan denetim olgusunu analitik ve/veya sistematik açıdan ele alacak olursak:
Denetimi tanımladıktan sonra ilk elde ortaya koymamız gereken konu, denetim türleridir. Denetim türlerini kategorik açıdan algılamaya en yatkın bir sistematizasyon içinde göstermek gerekecektir. Devamını Okuyun
Etiketler: analitik ve sistematik denetim, çoklu denetim, denetçilik, denetim, denetim türleri, denetleme, sistematik denetim, yönetim, yönetim fonksiyonları, yönetme
Kişisel ve Kurumsal İmaj (İmaj Oluşturma / Yaratma ve İmaj Yönetimi)
Bireylerin ve / veya kurumların (örgütlerin, firmaların, organizasyonların, kurumların, kuruluşların) en çok ihmal ettikleri konulardan birisi de imaj oluşturma ve imaj yönetimidir. Bu sihirli değnek bu gün için büyük sonuç vermese de orta ve uzun vadede bireysel ve kurumsal açıdan hayati sonuçlar doğuran bir faktördür.
İmaj, bir kişi ve/veya kurum hakkında başka bir kişinin veya kişilerin ilk elde kafasında oluşturduğu izlenimdir. Bu izlenim, görme, duyma veya hissetme anında başlar, zamanla yerleşik hale gelir. Bu açıdan Devamını Okuyun
Etiketler: bireysel imaj, İMAJ, imaj maker, imaj oluşturma, imaj tasarımı, imaj yaratma, imaj yönetimi, kişi imajı, kişisel imaj, kurumsal imaj, organizasyonel imaj, örgütsel imaj, şirket imajı
Vatandaş bankaya gider veya vergi dairesine.
Bankoda oturan bay memur veya bayan memure onca yoğunluğunun arasında isminizi bile sormaksızın ve hatta yüzünüze bakmaksızın seslenir.
"Teeeceeeniz neydiiii??
"Ellinin körüydü" diyemezsiniz tabi. Söyleyeceksiniz teeeceeenizi paşa paşa.
Ve siz teeeceeenizi söylerken içinizden hayıflanırsınız. Bari teeeceeemden önce adımı sorsaydı ya! dersiniz.
Ama durun daha durun. Daha henüz miladi 2012 yılındayız.
2050 yılında ne olacak:
Şimdi ben 2050 yılını yazdığımda hemen okurlarım kendi içinden seslenecek. Ahmet Fidan yine CYBERSAPIENCE toplumundan bahsedecek diye. Evet öyle. Yine bu toplumdan bahsedeceğim ama bu sefer İSİMLERİN SONU bağlamında. Devamını Okuyun
Etiketler: isim, isimlerin sonu, kimlik, kimlik no, mernis no. mernis, robot insanlar, t.c. vatandaşlık numarası, tece, tece no, tek tipleşme, vatandaşlık, vatandaşlık no
Küreselleşme ve yerelleşme, ilk bakışta birbirine karşıt olan iki ayrı olgu olarak görülse de, bu iki kavramın, aslında birbirini tamamlama noktasında ne kadar önemli olduğu muhakkaktır. Bu bağlamda, kapitalizmin hormonluolarak geliştirdiği büyüme ve genişleme aynı zamanda ‘bilinirlik’ olgusunu da tetiklemektedir.
Küreselleşmenin kendi obez yayılımı için, yerelleşme kaçınılmazdır. Zira yerel bilindikçe ya da yerelin üzerindeki “bilinirlik” arttıkça, küresel eğilimler, yereli daha iyi ve daha sağlıklı okuyabilmekte ve bu mantıksal Devamını Okuyun
Etiketler: 13 büyükşehir belediyesi, belediye, büyük şehir belediyesi, Kent, kentsel alan, onüç ana kent, onüç büyük şehir, yeni anakentler, yeni büyükşehirlerimiz, yeni yerel yönetim, yerel yönetim
Bir de baktım ki, 1990 yılının başlarından 2012 yılının sonlarına doğru yaklaşık olarak iki bine yakın köşe yazısı yazmışım. Bunların arasında, yaklaşık olarak son 5 yıla yakındırgeleneksel hale getirmiş olduğum 'pazar yazıları'mın sayısı da 2005 öncesini de dahil ettiğimde, 200 ü bulmuş durumda.
Pazar yazıları olarak eski başlıklarımın tamamına baktığımda, konu çeşitliliğine bakarak yazılmamış birşey kalmamış diyebilir miyiz? Tabi ki hayır. Çünkü, hayat, milyarlarca olay, insan, yer, tür arasında yazılmışlar ne ifade eder ki. Bunca çeşitliliğe rağmen, Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidan, kalem, kelam, pazar yazıları, pazar yazısı, söz, yazı, yazı üzerine, yazılmamış şeyler
Çoğunluğun Azınlığa Tahakkümü:
Bir söz vardır;
"Sizi eleştirecek biri yoksa para ile kendinizi eleştirecek adam bulun" der.
Parayla kendi kendini eleştirtmek abes gibi gelebilir. Oysa ki burada eleştirinin veya muhalefetin veya karşı görüşün öneminden bahsedilir. İşte Cumhuriyet te bu mantaliteye dayanmaktadır.
Devlet yöneticilerinin seçimle iş başına geldiği yönetimlere "cumhuriyet" denmektedir. Devletimiz de "demokrasi" esasına göre oluşmuş halk yönetimidir.Burada söz konusu olan monarşik veya oligarşik yönetim yapısı yoktur olmamalıdır. Devamını Okuyun