:: Yaşam
Yoğurt Mayalamada Ahmet Fidan Yöntemi
Sevgili Hanımlar beyler;
Uzun zamandan beri çiğ süt alıp, kendi yoğurdumu kendim mayalamaktayım. Ne var ki, evde yoğurt mayası kalmamış. Pastörize yoğurtla da mayalamak istemedim. Ve kendime göre yoğurt mayası ürettim. Tamamen kendi buluşumu insanlık adına açıklıyorum.
Ahmet Fidan Usulü Yoğurt Mayası Üretme Tekniği:
Önce Malzemeler:
Ölçüler 5 Kilo Süte Göredir:
Bir tatlı kaşığı kadar (kaşar ve çeçil (tel) peynir harici her türde) peyniri ince ince doğrayın ve bir kasede ezin. Bunun içine, bir çorba Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidan, maya olmadan yoğurt yapma, mayasız nasıl yoğurt üretilir, mayasız yoğurt mayalama, mayasız yoğurt üretme, yoğur mayalamada alternatif yöntem, yoğur mayasız yoğurt, yoğur nasıl yapılır, yoğurt mayalama tekniği, yoğurt mayalamada ahmet fidan yöntemi, yoğurt yapımı, yoğurtsuz yoğur mayalama
Geyiğe mi yazık, yoksa harcanan zamana mı bilmem ama tekerleme bir geyik muhabbetiyle başlamak istiyorum bu haftaki pazar yazıma.
– Abi hadi geyik yapalım!
-ne geyiği? -ren geyiği -ne reni? – araba freni -ne arabası? -el arabası -kimin eli? -hanımın eli -hangi hanımın eli? -ev hanımı -ne evi? -dağ evi -hangi dağ? -ağrı dağı -ne ağrısı -baş ağrısı -neyin başı -kuş başı -ne kuşu – muhabbet kuşu -ne muhabbeti – geyik muhabbeti – ne geyiği… diye dönüp dolaşıp sonucu çıkmayan muhabbet…
Çoğunlukla kahve ve kafe ortamlarında yine çoğunlukla erkekler tarafından yapılan bir muhabbet türüdür. Bu muhabbetlerin konusu yer yer “ne olacak bu memleketin hali” sorusuyla başlar, yer yer, “yumurta mı tavuktan, Devamını Okuyun
Etiketler: ahmet fidanla pazar yazısı, geyik, geyik muhabbeti, muhabbet, pazar yazısı, sohbet, Yaşam
Dediler ki, “eğitişim” diye bir kavram mı olur.
Dedim ki, yılların yönetim kavramı dururken “yönetişim” kavramı oluyor da neden “eğitişim” kavramı olmasın. Öğretirken öğrenmeyi ve işbirliği içinde eğitim faaliyeti yürütmeyi kim yok sayabilir ki!
Kısa bir zaman aralığı kapsamında geriye ışık tutacak olursak, bundan otuz yıl önce yönetişim kavramı yoktu. Çünkü yönetim klasik anlamda yürütülen, yöneten ve yönetilen kavramlarıyla anlamlanan bir olguydu veya faaliyetti. Bu gün ise Toplam Kalite Yönetimi, Amaçlara Göre Yönetim, Sistem Yaklaşımı gibi birbirinden farklı bir çok yönetim kavramı ve tarzı ortaya çıktı.
Eğitim kavramına geldiğimizde, onyıllar öncesinde Eğiten ve Eğitilen(ler) bir araya gelerek eğitim faaliyeti gerçekleşiyordu. Çok doğal olarak buna “eğitim” diyorduk. Şimdilerde ise, mekan, suje, araç ve obje faktörlerindeki başkalaşım ve asimetrik değişimler “yönetişim kavramının doğmasını zorunlu hale getirmiştir. Devamını Okuyun
Etiketler: eğiltim, Eğitim, eğitim teknolojileri, eğitişim, eğitişim kavramı, klasik eğitim, modern eğitim, tekno-eğitim
Üşüyordu kardelen,
Kararlı, iradeli, vefalı ve azimliydi.
Tamı tamına 9 aydır bekliyordu.rlı, iradeli, vefalı ve azimliydi.
Soğanına sarılmış, sıcağı ve soğuğu yalnızlığına katık etmiş öylece bekliyordu. Börtü böceğeyeni yılda klavuzluk edeceği günü sayıklıyordu adeta. Onun toprağı delip güne, aya ve yıla uyanmasıyla, bin bir türlü börtü delecekti toprağı saçılacaktı tüm güzelliğiyle. Böcekler çıkacaktı larvalarından, yaşamın gizemlerini keşfe koyulacaklardı. Devamını Okuyun
Etiketler: akça bardak, aktaş, boynu bükük, çevre, çiçek, çiçeklerin dili, doğa, galanthus, garipçe, kardelen, kardelen çiçeği, karga soğanı, nergisgiller, öksüz ahmet, öykü, süs bitkileri, tabiat, Yaşam
Sosyal Medya ile ilgili daha önce “Asosyal Medya Depremi” başlıklı yazımızı iki ay önce başlatmış ve konunun güncel siyasal boyutuyla ince ayar ve kalın ayar etki tepki, sebep ve sonuçlarını kabaca irdelemiştik. Medyadaki transformasyondaki,algı ve ilgi kaymasının kişilerden ve kurumlardan bağımsız olarak yansıması ve görünümünü daha sonra dile getireceğimizi belirtrmiştik.
Gerek 20 yıl sonraki değişmek zorunda olacak alışkanlıklarla desteklenmiş hedonik faktörler, gerek ekonomik faktörler ve gerekse kağıt basıyla dişe diş rekabet içine girmiş olan dijital (elektronik ortamda) yayının öteden beri kartelleşmiş ve hakçalık noktasında (geçerlilik ve güvenilirlik noktasında) suyu bozulduğundan bireyleri belki de çok daha subjektif durum taşıyan atomize (nükleer) medyaya Devamını Okuyun
Etiketler: algı, klasik medya, meda, medya algısı, medyadaki fisyon, medyanın sonu, mikro medya, sosyal medya
Bir aydan beri yazamadım. Hem kendi olağanüstü iş yoğunluğumdan hem de her bir günün beş belki de on köşe yazısına sığdırılamayacak kadar hızlı değişmesi veya hareketlenmesi. Son bir haftada olup biten bu hareketlilik, sadece benim değil toplumu
izleyen, sezinleyen bütün bilim ve düşün insanlarının başını döndürmekte. Bendeniz de çoğu zaman izlediğim yöntemi izleyeceğim. “Gündem, gündem dışılığa mahkum, asıl gündem, klasik olandır” (A.F). Bu nedenle klasik ve köklü analizlerimi yerel ulusal hatta uluslararası ölçekte okurlarımla paylaşmak istedim.
1. [(A) Sosyal Medya Depremi:
ÖNCE MİNİK BİR TARİHSEL SÜREÇ veya Girizgah:
20 yıl önceleri. 1983 lü yıllar. Dindar kesim henüz Özal’lı yılların başında kendini temsil edemiyordu. Ciddi bir temsiliyet sorunu Devamını Okuyun
Etiketler: çevre, çevresel etkenler, demografi, Gezi Parkı, iletişim, kamuoyu, Kent, konsensüs, Kültür ve Sanat, medya, politika, siyasal olaylar, Siyaset, sosyal olaylar, sosyoloji, Toplum, toplum mühendisliği, Yaşam